Kur’an-ı Kerim’in amacı zahirde üstün çıkan ama insanı tatmin etmeyen kısır ıstılahi tartışmalara girmek değil, huccetullahil baliğayı, Allah’ın nefislerde ve ufukta olan delillerini ruha yedirip ahirette onun için hiçbir kaçış yolu bırakmadan kişinin lehine ve aleyhine delil olmaktır.
Kur’an-ı Kerim’in amacı zahirde üstün çıkan ama insanı tatmin etmeyen kısır ıstılahi tartışmalara girmek değil, huccetullahil baliğayı, Allah’ın nefislerde ve ufukta olan delillerini ruha yedirip ahirette onun için hiçbir kaçış yolu bırakmadan kişinin lehine ve aleyhine delil olmaktır. Böyle bir amacı olan Kur-an elbette zahirde de üstün gelecektir.
فَرَجَعُوا إِلَىٰ أَنْفُسِهِمْ فَقَالُوا إِنَّكُمْ أَنْتُمُ الظَّالِمُونَ
Bunun üzerine kendi vicdanlarına başvurdular da; “Gerçek şu ki, zalim olanlar sizlersiniz (biziz)” dediler.
(Enbiyâ 21:64)
ثُمَّ نُكِسُوا عَلَىٰ رُءُوسِهِمْ لَقَدْ عَلِمْتَ مَا هَٰؤُلَاءِ يَنْطِقُونَ
Ama çok geçmeden yine eski düşünce tarzlarına döndüler ve (İbrahim’e:) Bu (put)ların konuşamadıklarını kendin de pekala biliyorsun! dediler.
(Enbiyâ 21:65)
أَلَمْ تَرَ إِلَى الَّذِي حَاجَّ إِبْرَاهِيمَ فِي رَبِّهِ أَنْ آتَاهُ اللَّهُ الْمُلْكَ إِذْ قَالَ إِبْرَاهِيمُ رَبِّيَ الَّذِي يُحْيِي وَيُمِيتُ قَالَ أَنَا أُحْيِي وَأُمِيتُ ۖ قَالَ إِبْرَاهِيمُ فَإِنَّ اللَّهَ يَأْتِي بِالشَّمْسِ مِنَ الْمَشْرِقِ فَأْتِ بِهَا مِنَ الْمَغْرِبِ فَبُهِتَ الَّذِي كَفَرَ ۗ وَاللَّهُ لَا يَهْدِي الْقَوْمَ الظَّالِمِينَ
Allah, kendisine hükümdarlik verdi diye, Rabbi hakkinda Ibrahim’le tartisani görmedin mi? Hani Ibrahim, ona: “Benim Rabbim odur ki, hem diriltir, hem öldürür.” dedigi zaman: “Ben de diriltir ve öldürürüm.” demisti. Ibrahim: “Allah günesi dogudan getiriyor, haydi sen onu batidan getir!” deyince o inkâr eden herif sasirip kaldi. Öyle ya, Allah zalimler toplulugunu dogru yola iletmez.
-Sure Bakara, âyet 258