Kadınların fıtratı, özellikle kendilerinden bu şekilde biat alındığı halde buna bağlı kalmada zorlanmaları
2376- أَخْبَرَنَا النَّضْرُ بْنُ شُمَيْلٍ، حَدَّثنا هِشَامٌ، عَنْ حَفْصَةَ، عَنْ أُمِّ عَطِيَّةَ قَالَتْ: فِيمَا أُخِذَ عَلَيْنَا فِي الْبَيْعَةِ أَنْ لاَ نَنُوحَ فَمَا وَفَتْ مِنَّا امْرَأَةٌ غَيْرَ خَمْسٍ، مِنْهُنَّ: أُمِّ سُلَيْمٍ، وَامْرَأَةِ مُعَاذِ بْنِ أَبِي سَبْرَةَ أَوِ امْرَأَةِ مُعَاذِ، وَابْنَةِ أَبِي سَبْرَةَ، وَامْرَأَةٍ أُخْرَى، وَكَانَتْ لاَ تَعُدُّ نَفْسَهَا لأَنَّهَا لَمَّا كَانَ يَوْمُ الْحَرَّةِ لَمْ تَزَلِ النِّسَاءُ بِهَا حَتَّى قَامَتْ، فَكَانَتْ لاَ تَعُدُّ نَفْسَهَا لِذَلِكَ.
2376- Hafsa, Ümmü Atiyye’den (radiyallahu anha) aktarmaktadır: Ümmü Atiyye şöyle dedi: “Biatimiz esnasında bizden alınan sözlerden biri de ölünün arkasından ağıt yakmamaktı. Ama buna bizden beş kadın hariç vefa gösteren çıkmadı. Bunlar arasında şu isimler vardır: Ümmü Süleym, Muaz b. Ebi Sebre’nin hanımı -veya- Muaz’ın hanımı, Ebu Sebre’nin kızı ve başka bir kadın daha.” Ümmü Atiyye kendisini onlar arasında saymazdı. Çünkü Harre gününde kadınlar ona ağıt yakması için o kadar ısrar ettiler ki o da sonunda ağıt yaktı. Bundan dolayı kendisini bunlar arasında saymazdı.[1]
[1] Ahmed, 6/408; Taberani, Kebir, 25/59; Buhari, 4892; Müslim, 936; Ahmed, 6/408. Sahihtir.