Kadınların Rasulullah’a (sav) hasta ziyareti yapması

 

2433- أَخْبَرَنَا جَرِيرٌ، عَنْ حُصَيْنِ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ السُّلَمِيِّ، عَنْ خَيْثَمَةَ، عَنِ ابْنٍ لِحُذَيْفَةَ، عَنْ عَمَّةٍ لَهُ، قَالَتْ: مَرِضَ رَسُولُ اللهِ صَلى الله عَلَيهِ وسَلم فَأَتَيْتُهُ فِي نِسْوَةٍ مِنَ الْمُهَاجِرَاتِ، وَقَدْ عَلَّقَ سِقَاءً وَهُوَ يَقْطُرُ عَلَى فُؤَادِهِ، فَقُلْتُ: يَا رَسُولَ اللهِ، قَدْ آذَاكَ هَذَا، فَادْعُ اللَّهَ أَنْ يَكْشِفَهُ عَنْكَ، فَقَالَ رَسُولُ اللهِ صَلى الله عَلَيهِ وسَلم: إِنَّ أَعْظَمَ النَّاسِ بَلاَءً الأَنْبِيَاءُ، ثُمَّ الَّذِينَ يَلُونَهُمْ، ثُمَّ الَّذِينَ يَلُونَهُمْ.

2433- Huzeyfe’nin oğlu, halasından aktarmaktadır: Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) hastalandığında muhacir kadınlardan bir grup ile onun yanına geldik. Bir kırbayı yukardan astırmış [serinlemek ve rahatlamak için] göğsüne su damlatıyordu. Ben “Ey Allah’ın elçisi! Bu hastalık sana çile çektiriyor. Allah’a sana şifa vermesi için dua etsen” dedim. Bunun üzerine Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) “İnsanlar içinde belası (sıkıntısı) en büyük olanlar peygamberlerdir, ardından [takva olarak] onlardan sonra gelenler, sonra da onların ardından gelenlerdir.” buyurdu.[1]

2434- أَخْبَرَنَا عَبْدُ الصَّمَدِ بْنُ عَبْدِ الْوَارِثِ، حَدَّثنا شُعْبَةُ، عَنْ حُصَيْنٍ، عَنْ أَبِي عُبَيْدَةَ بْنِ حُذَيْفَةَ، عَنْ عَمَّتِهِ فَاطِمَةَ، قَالَتْ: أَتَيْتُ رَسُولَ اللهِ صَلى الله عَلَيهِ وسَلم أَعُودُهُ فِي نِسْوَةٍ، وَقَدْ عَلَّقَ سِقَاءً، فَذَكَرَ نَحْوَهُ.

2434- Aynı hadis farklı bir sened ile “Resûlullah’a (sallallahu aleyhi ve sellem) hasta ziyareti yapmak için geldik” şeklinde aktarılmıştır.[2]

2435- أَخْبَرَنَا النَّضْرُ، حَدَّثنا شُعْبَةُ، عَنْ حُصَيْنٍ، عَنْ أَبِي عُبَيْدَةَ، عَنْ عَمَّتِهِ، قَالَتْ: أَتَيْتُ رَسُولَ اللهِ صَلى الله عَلَيهِ وسَلم مَعَ نِسْوَةٍ، فَإِذَا هُوَ قَدْ عَلَّقَ سِقَاءً يَقْطُرُ عَلَيْهِ مِنْ مَائِهِ مِنْ شِدَّةِ مَا يَجِدُهُ، فَقُلْتُ: يَا رَسُولَ اللهِ، لَوْ دَعَوْتَ اللَّهَ أَنْ يُفَرِّجَ عَنْكَ، فَقَالَ رَسُولُ اللهِ صَلى الله عَلَيهِ وسَلم: إِنَّ أَشَدَّ النَّاسِ بَلاَءً الأَنْبِيَاءُ، ثُمَّ الَّذِينَ يَلُونَهُمْ، ثُمَّ الَّذِينَ يَلُونَهُمْ، ثُمَّ الَّذِينَ يَلُونَهُمْ.

2435- Ebu Ubeyde, halasından aktarmaktadır: Bir grup kadınla [hastalığı sırasında] Resûlullah’ın (sallallahu aleyhi ve sellem) yanına geldik. Bir kırbayı yukardan astırmış hastalığın şiddetinden [serinlemek ve rahatlamak için] üzerine su damlatıyordu. Ben “Ey Allah’ın elçisi! Allah’a dua etsen de bu hastalıktan seni kurtarsa” dedim. Bunun üzerine Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) “İnsanlar içinde belası (ve sıkıntısı) en çetin olanlar peygamberlerdir, ardından [takva olarak] onlardan sonra gelenler, sonra da onların ardından gelenlerdir, ardından da onlardan sonra gelenlerdir” buyurdu.[3]

[1] Nesai, Kübra, 10/2; Ahmed, 6/369; Taberani, Kebir, 24/244. İsnadında makbul olan Ebu Ubeyde vardır. İbn Hibban’ın menhecine göre sahihtir. Elbani hasen demiştir.

[2] Tahrici geçmiştir. Ebu Ubeyde dışında ricali sikadır. Şahitleriyle hasendir.

[3] Tahrici geçmiştir. Ebu Ubeyde dışında ricali sikadır. Şahitleriyle hasendir.

Paylaş
0 0 votes
Article Rating
Subscribe
Bildir
guest

0 Yorum
Eskiler
En Yeniler Beğenilenler
Inline Feedbacks
Tüm yorumları gör.
0
Değerli yorumlarınızı esirgemeyin, buyrun!x